En genel tanımıyla örtülü ödenek, hükümetlere, devlet
başkanlarına veya kurumlara bir mali yıl içindeki bütçeden ayrılmış, kullanma
şartları ve yöntemleri konusunda seçenekler sunan ama kullanıcısı tarafından
harcama esnekliği de bulunan, belli bir program ve projeye direkt bağlanmamış harcama
kalemi olarak adlandırılır.
İyi niyetli olarak bakılırsa, bu para meclis veya daha
üst bir kurumun onayı olmadan hükümetin veya devlet baskanını hedeflerini
yerine getirmesinde yardımcı olan, bürokrasiyi aradan çıkartacak bir araç gibi
görülebilir. Diğer taraftan ise nereye harcandığının hesabı sorulamayacak, kötü
niyetli veya kisisel cikarlar icin de kullanılması
olası bir harcama hakkı da olabilir!...
İki ucu keskin bıçak birşey. Kullananın insafına kalmış.
Türkiye'de durum şu şekilde:
Örtülü ödenek harcamaları 5018 sayılı kanunda tanımlanıyor. 27 Mart
2015 tarihinde kanunun 24. maddedesinde yapılan değişiklikle örtülü ödenek
kullanma yetkisi Başbakanlığın yanısıra Cumhurbaşkanlığına da verildi. Daha
sonra 24 Haziran 2018 tarihinde Başbakanlık kurumunun kaldırılmasının ardından
24. maddenin metni aynı kalırken sadece metinde yer alan Başbakan ve
Başbakanlık ibareleri kaldırıldı.
"Örtülü
ödenek; kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri, Devletin millî
güvenliği ve yüksek menfaatleri ile Devlet itibarının gerekleri, siyasi, sosyal
ve kültürel amaçlar ve olağanüstü hizmetlerle ilgili Devlet ve Hükümet icapları
için kullanılmak üzere Cumhurbaşkanlığı bütçesine konulan ödenektir. Kanunlarla
verilen görevlerin gerektirdiği istihbarat hizmetlerini yürüten diğer kamu
idarelerinin bütçelerine de örtülü ödenek konulabilir. Örtülü ödenek, bu
amaçlar dışında ve Cumhurbaşkanının ve ailesinin kişisel harcamaları ile siyasi
partilerin idare, propaganda ve seçim ihtiyaçlarında kullanılamaz. İlgili yılda
bu amaçla tahsis edilen ödenekler toplamı,genel bütçe başlangıç ödenekleri
toplamının binde beşini geçemez. Diğer ilgili idare bütçelerinde yer alan
örtülü ödeneklerin kullanılma yeri, giderin kimin tarafından yapılacağı,
hesapların tutulma ve kapatılma yöntemi, gideri yapanın değişmesi halinde yeni
yetkiliye hangi belgelerin aktarılacağı Cumhurbaşkanı tarafından belirlenir.
Örtülü ödeneklere ilişkin giderler Cumhurbaşkanı tarafından imzalanan kararname
esaslarına göre gerçekleştirilir ve ödenir."
Bu tanım oldukça geniş kapsamlı. Cumhurbaşkanına
neredeyse her koşul için parayı özgürce kullanma hakkı veriyor. Örtülü ödenek
harcama miktarlarındaki artış oranlarına baktığımızda 2005-2006 ve 2011-2012'de
ödenek %100'e yakın artmış, AKP'nin iktidara geldiği 2002 yıldan beri ise
toplam 6 kat arttırılmış. 2013'de, Mayıs'a kadar yapılan harcamalar neredeyse
2012'de yapılan harcamanın tamamına yakın. 2018 bütçesinde 3.7 Milyar TL tahsis
yapılmış. Yapılan harcamalar bütçede "gizli hizmet giderleri" olarak
gözüküyor. Daha fazla detay yok. Örtülü ödenek kalemleri yani örtülü ödenekten
yapılan harcamaların türleri son 4 yıldır Sayıştay raporlarında yer almıyor.
Ulasabildigim kaynaklara göre, dünya'daki örtülü ödenek"
uygulamalarına göz atarsak;
ABD'de, Kongre her yıl, Başkan tarafından kullanılacak
örtülü ödeneğin miktarını onaylar ve bu yetkiyi Başkan'a verir. 2012 yılında,
ABD bütçesinin %17'sine karşılık gelen miktar, savunma harcaması olmamak
şartıyla ayrılır. Örneğin genel bütçede savunma için ayrılan pay %19.
ABD'deki uygulamanın Türkiye'deki uygulamadan iki farkı
gözüküyor. Birincisi, örtülü ödeneğin kullanma şartları bizde ki kadar esnek
değil. Özellikle "non-defense (savunma dışı)" olarak belirtilmiş
olması, nerede kullanılamayacağını gösteriyor. ABD'deki uygulamanın
denetlenebilir olduğunu görüyoruz. Kullanım hakkı verilmiş ama aynı zamanda
nereye kullanıldığının da açıklanması gerekiyor. En azından kağıt üstünde ve
resmi olarak durum böyle!
Avustralya'da da durum benzer. Örtülü ödenek yıllık
olarak tahsil ediliyor. Sadece kamu hizmetleri için kullanılabiliyor. Kamu
hizmeti olmak şartıyla başka bir kurumun kullanımına aktarılabiliyor. Yıl
sonunda paranın hangi hizmetler ve kurumlarda kullanıldığının belgelenmesi ve
duyurulması gerekiyor. Yani, yine denetim var.
Yukarıdaki teknik detayları kenara bırakırsak
Türkiye'deki uygulama ile dünyadaki diğer uygulamalar arasında temel iki fark
var.
1) Örtülü Ödenek, sahibine harcama özgürlüğü veriyor, ama
aynı zamanda, hangi konularda harcama yapılamayacağının da çerçevesini çiziyor.
2) Alınan harcama onayı, istendiğinde bu paranın
kullanılabileceği anlamını taşıyor ama sonrasında nereye harcandığının
açıklanması ve denetlenebilir olması da bekleniyor.
Türkiye'deki uygulama şeffaflaşmadığı sürece, örtülü ödenek,
toplum vicdanında faydasından çok, gizemi ve kötü uygulamaları ile anılır
olmanın önüne geçemeyecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder