Nazım’ın ‘Vatan Haini’ şiirini bilen bilir. Bilmeyenler önce onu, sonra
bu yazıyı okusun lütfen.
"Nâzım Hikmet
vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
Amerikan
emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.
Nâzım Hikmet vatan
hainliğine devam ediyor hâlâ."....
diye başlar ve
devam eder
Nazım Usta’nın, çürümüşleri, ilkesizleri, işbirlikçileri apaçık, her
devirde anlaşılabilecek yalınlıkla tasvirlediği bu şiiri her okunduğunda,
yaşadığı çevreye dikkatle bakanlar, pek de bir şeyin değişmediğini farkeder.
Türkiye’nin yakın tarihine katmer katmer işlemiş, bütün damarlarında dolaşan Siyasal İslam,
farklı siyasi partiler ile varlığını sürdüre sürdüre bugüne kadar geldi, kolay da
gitmeyecek. Ama Siyasal İslamın baş rol oyuncularından çok, buna sessiz kalıp
gemisini yürüten bir prototip insan tipi var ki, bence bu kitle, bilinçli olsun veya
olmasın, en çok destek veren ve kaypak olanı, üstelik en çoğunlukta olan da
onlar.
Biraz açalım;
Beyaz ya da mavi yakalı, iyi kötü işi olan, ortalamanın az çok üzerinde
kazanan, okul ev eşya gibi taksit sarmalında olup, yaşadığı hayattan da çok
taviz vermek istemeyen bir tip bu. Vatan, millet, tarih, toplumsal hayat gibi
öncelikleri var gibi görünse de, yeri gelince biraz Atatürkçü, yeri gelince
biraz da solcu gibi gözüken ama özünde ‘hayatta kalmak’ için saydığım ve
sayamadığım bütün değerlerinden vazgeçebilecek, tavize hazır bir kesim.
Bu prototipi daha iyi de tarif eden biri çıkar ama tariflerle bu
prototipi anlamak yetmez, önemli olan bu tiple nasıl yaşayacağız. Sistemin var
ettiği, sistem var oldukça da buna uyum sağlayacak, kendini görünmez yapıp hep saklanacak bu tip.
Siyasal İslam’a ister ekonomik çıkarları, isterse de muhafazakarlıktan
bağlanmış olsun, bu arkadaşları tanımak şart.
Çalıştığınız işyerinde, bir toplantı sırasında verilecek kararda ki
‘adam sende’ demesinden, işverenin çıkarı ve kendi iş güvenliğini toplum ve
insan çıkarının üzerinde tutmasından tanırsınız.
İstanbul’un yeni havalimanını tartışırken, saydığınız yanlışlara, risklere karşılık,
‘Artık Yapıldı’ deyip görmezden gelmesinden tanırsınız
Gezi için atıp tutup, boy boy Taksim’deki fotoğraflarını paylaşmasından
ama Gezi yargılanırken
hiç sesini çıkarmamasından şıp diye tanırsınız.
Liste uzar gider...
Bu insanlar, yakın arkadaşlarınız, meslektŞlarınız, akrabanız ve belki
de kardeşiniz olabilir. Bu çoğunluk içinde kendinizi yalnız hissettiğinizde
Nazım’ın şiirini düşünün. Ben öyle yapıyorum. Onları Vatan Haini olarak asla
görmüyorum ama belki bir hareketiniz, bir eyleminiz, bir sözünüz hergün o
sarmalın içinde olanların bazılarına örnek olur, etki yapar, iz bırakır ve
belki bazıları uyanır diye…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder