4 Şub 2013

Küba’nın Yeni Göç Yasası




14 Ocak 2013’de Küba’nın yeni göç yasası devreye girdi. Bu yasa, Küba Komünist Partisi’nin son yapılan kongresinin ertesinde alınan kararların günlük hayata geçirilmesinde ki düzenlemelerden sadece biri. Raul Castro, 2008’de iktidara geldiğinden beri, girişimciliği özendiren, mülkiyet kullanımını düzenleyen, tarım, belediyecilik, teknoloji kullanımı vb konuları kapsayan 300 ekonomik reform yapıldı. Küba Komünist Parti’sinin gazetesi Granma’ya göre yeni kurallar, göçmenlik ve seyahat işlerini daha “düzenli, güvenli ve kanunlar içinde” yapılabilir hale getirecek.

Yıllar boyu Küba vatandaşlarının yurtdışına çıkmalarından çok, çıkamamaları konusunda tartışmalar yapılageldi, yazılar yazıldı. Bunların bir kısmı politik manipülasyonlar bir kısmı da gerçekler üzerine kurgulanarak gerçekleşti.

Toplumcu Küba, geçmişten beri devlet yetkililerine, bilim insanlarına ve sporculara belirli koşullarda seyahat önceliği sağlıyordu. Buradaki en temel gerekçe devrimi korumak adına beyin göçünü engelleyebilmek, devletin bu insanları yetiştirmek için, bütün vatandaşların ortak paylaştığı kaynaklardan yaptığı harcamaları korumaktı; kısacası kamu yararı ve güvenlik gözetiliyordu, yıllarca zor şartlarda oluşturulan kalifiye insan kaynağı da korunmalıydı. Bu gerekçeler kendi içinde tutarlı olmakla birlikte, temel insan haklarından birisi olan seyahat özgürlüğüne engel de getirmekteydi ve eleştiri alıyordu. ABD, yani “özgürlükler ülkesi” ise Küba’ya uyguladığı “resmi” seyahat yasakları ile güzel bir oksimoron örneği oluşturuyor. ABD vatandaşlarının, yıllardır “resmi” olarak Küba’ya gitmeleri yasak. Kanada ve Meksika üzerinden adaya giren ABD vatandaşları, pasaportlarına damga vurdurmadan, sınırdan aldıkları vize ile giriş yapabiliyorlar adaya yıllardır.

Yeni Göç Yasasının en temel yenilikleri

- Bütün Küba vatandaşlarının dünyanın herhangi bir yerine seyahat etmelerinin önü açıldı ve bu konudaki bürokratik işlemler azaltıldı ve kolaylaştı.

- Bütün Küba vatandaşları herhangi bir ülkenin vatandaşlığına Küba'daki haklarını kaybetmeden geçebilecekler.

- Yeni yasa ile 24 ay boyunca yurt dışında kalabilme olanağı sağlanıyor.

- Adayı yasa dışı terk etmiş kişiler de 90 gün adada kalabilecek, başka bir ülkede ikamet etme izni verilen Kübalılar da 180 gün hiçbir işleme gerek olmadan adada kalabilecek.

Kısaca yurt dışına çıkış kolaylaşıyor Küba Vatandaşları için. Yeni yasa, karşıdevrimcileri ve ABD Dış İşleri Bakanlığını hayal kırıklığına uğratmış durumda. Hiç beklemedikleri bir yerden gol yediler!... Topu taça atıp, “Küba’nın başka çaresi yoktu” demeye getiriyorlar. Küba’nın muhalif blog yazarı Yoani Sanchez’de bu yeni yasadan yararlanıp pasaportunu aldı ve internet sitesine fotoğraflarını koydu bile!

Yabancı basın Küba’daki bütün değişimler gibi bu yeni yasayı da “transition-geçiş” olarak tanımlıyor. Küba’nın attığı her adımı, toplumculuktan, sermayeye geçişin bir basamağı gibi nitelendirmeyi çok seviyorlar. Ama aslında olan, 1961’de ki devrimi “durmaksızın devam ettirmek”.

Evet Küba değişiyor. 1961’deki dünya koşulları yok ve mevcut ekonomik, üretim ve yaşam koşullarına göre kurallar yeniden gözden geçiriliyor ama toplumculuktan asla taviz vermeden, sulandırılmadan yapılmaya çalışılıyor. Küba’nın şöyle bir huyu vardır. Halkın konuşarak, tartışarak hemfikir olarak hayata geçirdiği ama bir şekilde, işlemesinde aksaklık görülen kuralları, toplumsal olgunluk göstererek, zaman içinde geri çekebiliyor. Yanlış bir kararda ısrar etmiyor, doğrularından da vazgeçmiyor.

Küba değişirken, ABD’nin Küba politikası, hala soğuk savaş yıllarından kalan köhnemiş ve acımasız ikiyüzlülüğü korumakta. Küba hala Suriye, Kuzey Kore, İran ve Sudan’la birlikte “terörist” ülke sınıfında sayılıyor. Küba’dan ABD’ye gidenlere kalma ve çalışma izni veren, kaçmayı özendiren ABD yasaları halen yürürlükte. ABD’de, 50 yıllık ablukanın yanında olanlar da, karşı olanlar da, Obama yönetiminin, ABD vatandaşlarının Küba’ya “resmi” olarak seyahat edebilmeleri için, Küba’nın bu yeni göç yasasına karşılık olarak bazı iyileştirmeler ve düzenlemeler yapacağı görüşünde. Bunun özellikle ilk adımının kültür ve sanat konusunda değiş/tokuş programlarını daha fazla desteklemekten geçebileceği söyleniyor. 2009’da yönetime gelen Obama, inanç ve eğitim içerikli turları özendirici düzenlemeler yapmıştı.

Ablukanın artık tarihi geçmiş, gerçekçilikten uzak, anlamsız bir politika olduğunu yüksek sesle söyleyen bir çok politikacı var ama bunların kafasında neler olduğunu düşündükçe aklıma yıllar önce adayı ziyaret eden bir senatörün sözleri gelir. Demişti ki, “Bu ablukayı hemen kaldırmazsak, Küba’ya kapitalizmi nasıl getirebiliriz ki”

Öyleki, ABD’de ablukanın devamlılığını izleyen, “hakkıyla” yapılması için çalışan en az on farklı devlet kurumu var. Bunların emrinde yüz milyonlarca dolar ve binlerce adam/saat’lik iş gücü bulunuyor.

Küba’nın bu yeni yasasını şöyle okumak lazım. Bütün ülkelerde olduğu gibi Küba vatandaşları da, daha özgürce ve kolayca, imkanları dahilinde başka diyarlara gidebilecekler. Isterlerse orada yaşayabilecekler, çalışabilecekler ama istediklerinde geri de dönebilecekler, Küba’daki ailelerine para gönderecekler. Küba’lı “expat”ları, yani yurt dışında geçici veya sürekli olarak yaşayan çalışan ve ülkelerine para gönderenleri, daha fazla görebiliriz. Bu koşulların ülke ekonomisine olumlu etki yapacağı da şüphesiz. Abluka’nın Küba ekonomisine verdiği zarar yıkıcı ama bunun sürmesinin ABD ekonomisine de 1.5-3.5 Milyar ABD doları zararı var.

Bu yasanın Küba’nın, ABD’ye ve karşıdevrimcilere karşı elini daha da güçlendireceği ortada.

Küba yanı başındaki güce nanik yapmaya devam ediyor!

Kahve Molasi

Politus
 

Hiç yorum yok: