1 Eki 2005

Che yaşıyor!




1928’de Arjantin’de dünyaya gelen ve 9 Ekim 1967’de Bolivya'da öldürülen Ernesto "Che" Guevara Lynch, kırk yıldır süregelen Küba devriminin ve dünyadaki antiemperyalist, ilerici, devrimci hareketin, hâlâ yaşayan bir simgesi.

Che, yaşadığı dönemin koşullarında sömürenlerin ve egemen güçlerin kâbusu, bağımsızlık savaşı veren uluslarınsa destekçisi ve bayrağı olmuştu. Günümüzde de olanca hızıyla süren emek sermaye savaşlarında, antiemperyalist gösterilerde, dünyanın istisnasız her köşesinde onu görmek mümkün.

Che, Birleşmiş Milletler’de, devrimden sonra bir süre, Küba’nın temsilciliğini yaptı. Buradaki konuşmalarında, ABD’nin Latin Amerika’da, CIA üzerinden yaptığı çalışmaları, özellikle de Domuzlar Körfezi çıkartmasındaki CIA desteğini örnekleriyle ortaya koydu.

1965’de Afrika’daydı. Günümüzün, hâlâ en fazla sömürülen bölgelerinden biri olan bu kara kıtanın Kongo’sunda, ulusal bir hareket yürüten başkan Patrice Lumumba ve Afrika’lıların bağımsızlığı için savaştı.

Vallegrande’de 39 yaşında öldürülürken, “Korkma, ateş et! Sadece bir insanı öldüreceksin" dediği son sözleri, katili astsubayın ateş ederken bile ondan korktuğunu gösteriyordu.

Ölümünden sonra, 1960’larda, Latin Amerika’nın her yerinde o vardı; Şili’nin, Santiago’nun sokaklarında gençler “No lo vamos a olvidar (Seni unutmayacağız)” diye bağırıyorlardı.

Dünya’nın her yerinde direnişin, antiemperyalizmin, küreselleşmeye karşı hareketin ve “Üçüncü Dünya”nın olduğu her yerde “Che Yaşıyor”.

San Fransisko’da küreselleşme karşıtlarının elinde;

Belçika’daki bir Irak savaş karşıtı gösteride;

Yıllardır süregelen Filistin direnişinde;



Venezuella’nın “açık sözlü”, devlet başkanı Chavez’in göğsünde;

Che, dünyada kendisine “devrimci” diyen herkesi temsil ediyor. Onun temsil ettiği değerler milliyetçiliğe dayanan, “bölgesel” solculuğun çok ötesinde. "Che davranışı" ölümü göze alıp, başka topraklarda da, evrensel değerlerle savaşacak kadar da yüce bir yiğitlik göstermek anlamını taşıyor..

Tam şu anda, dünyamızda üç milyar insan, günde iki Amerikan Doları’nın altında gelirle yaşam savaşı verirken, bir başka köşedeki bir “güçlü” gücünü, “demokrasi havarisi” adı altında, hoyratça katletmek, sömürmek ve yok etmek için kullanıyor! Demek ki, Che’nin yıllar önce başladığı ve Bolivya’nın ormanlarında sonra eren yolculuğu boyunca eşitsizliği ortadan kaldırmak ve adalet için verdiği savaş hâlâ devam ediyor.

Popüler kültür onu tişörtlere, çay kupalarına sıkıştırmak istese de, o hapsedildiği yerlere dikkatle bakarsanız, gözlerindeki “heyecanı”, “devrimciliğini” ve “savaşçılığını” sezersiniz!

Hasta la Victoria Siempre,
Patria o Muerte!

Hiç yorum yok: